|
ADNAN AYAR'I BULDUK
Değerli Davut Aksoy bazılarının hoşuna gitmese de hep kişisel olarak takılıyor, köyde çocukluğunda bolca anılarını geçirdiği arkadaşlarını arıyor, bulunca da geçmiş anılarını yad ederek onlarla bir nebze de olsa hasret gidermiş oluyor. İşte Sanal Cilvana'nın kuruluş amaçlarından biri de budur...
En son Fransa'nın Bordeaux kentinde yaşayan Adnan Ayar'ı sormuştu. Ona buradan söz vermiştik. Bu akşam Bordeaux'da Posoflular Derneğinin düzenlemiş olduğu elfene gecesinde Adnan Ayar'ı Savcı Özkoşar ile birlikte bulduk.
Camo ve Tamer'den sorsun
"Sen Gebze'den Davut Aksoy tarafından aranıyorsun" dediğimde
o da bana "Yahu beni Davut İstanbul'dan Camo ile Tamer'den sorsun" diye espri patlattı. Devamını getirmedi.
Almaları nasıl çalduğ?
Bulunduğumuz masada olan Cilvana sohbetine girince masada olanlardan (Sağdan) Akın Koçak, Şemistan Coşkun, Burhan Özkoşar (Soldan) Savcı Özkoşar, Adnan Ayar ve Fehmi Ekici bir an sohbete kulak kesildiler. Bildik esprilerinden patlattılar.
Adnan Ayar "Davut Rahmetli Çağo eminin almalarını nasıl çalıyerduğ, onu bir anlatsın" dedi.
Sadece bir anıyı anlattı "Posof'ta Lisede okuyorduk. Davut Çağo miden ğarçluğ istemiş, o da 2 sandık alma vermiş,
"Get bunları sat ğarçluğunda oradan çığart" demiş. O da alıp Posof'a getürdi. Birini Selim dayının manavına koydu, akşam gettuğunda bağiyer ki sanduğ bitmiş. Parasını istemiş o da "Na parası yegenim gelen aldi geden aldi, sanduğ bitti"
Davut'ta "Yahu sizin meyvalar çalinmiyer de bizimkiler mi çalindi şindi" deyip sinirli bir şekilde eve geldi.
Öteki sanduğ da evde yok. Onide Biz yeduğ zaten yiyacağumuz kadar kalanide Şemistan alip Hakki eminin bacısı vardı oraya götürmiş. Davut o hafta kaldi yine harçluğsuz. Hele o anki halini görecağtız. Maşayı alıp sobada kızduriyer ki şemistan'a vura... Birbirimize ne ezgiler veriyorduğ..."
|